9.11.07

KATHMANDU VADISI


Annapurna yuruyusunden donup birkac gun Pokhara'nin nimetlerinden faydalandik ve tekrar gucumuzu toplayinca motora atlayip Kathmandu'ya dogru yola ciktik.


Ilk gece Bandipur adli kucuk bir Newari dag koyunde kaldik ve ertesi gun ogleden sonra cilgin sehir Kathmandu'ya vardik. Ben Istanbul trafiginde araba surmenin omur torpusu oldugunu dusunurken, kendimi daha buyuk bir kaosun icinde buldum. Tabii ki burayi diger buyuksehirlerden farkli kilan, arabalardan cok motorsikletlerin varligiydi. Ortalama bir devlet memurunun ayda 100 euro kazandigini dusunursek, insanlarin neden araba kullanmadiklarini anlamak zor degil.



Asil amacimiz Kathmandu'nun da icinde bulundugu uc buyuk sehri kapsayan vadiyi dag yollarini takip ederek bir haftada tum guzellikleriyle kesfetmekti. Bundan once halletmemiz gereken en onemli mesele motorumuzu Belcika'ya gonderecek bir firma bulmakti. Tum gunumuzu turist mahallesi thamel'de tum kargo sirketlerini didik didik ederek ve pazarlik masasinda gecirdik. En sonunda en uygun fiyata ucakla gonderimi yapacak firmayi bulup 8 kasimda gumruk islemlerini yapmak uzere anlastik. Ertesi gun motorumuzla yapacagimiz son gezi icin yola ciktik.



Ilk duragimiz Kathmandu'ya sadece 5 km uzakliktaki Patan'di. Vadinin ucuncu en buyuk sehri olan Patan tarihi yapilarin zenginligini gormek icin mukemmel. Buradaki Durbar meydani 1300'lu yillardan bugune bozulmadan gelmis tapinaklarla dolu. Meydandaki bir kafede cayini yudumlarken sanki o zamanlardaymis gibi hissediyor insan. Pagoda cati mimarisininin Cinlilere ait oldugunu dusunurken yanilmisiz cunku oncelikle Nepalli bir mimar gelistirmis bu yapiyi ve Cin'e getirmis.



Sabah erkenden kalkip otel sahibinin tarif ettigi ve haritamizda da gosterilen, tepelerden, tarlalarda, nehirlerden gecen bisiklet yolunda motorla gezmeye karar verdik. Bu cevrede sehrin gurultusunden kacmak sanildigi kadar zor degil. Motorla 10 dakika ilerledikten sonra kendimizi turuncu,pembe,sari ciceklerin ve yemyesil pirinc tarlalarinin susledigi sakin kucuk koylerde bulduk. Yollar bazi yerlerde oyle bozuktu ki, motordan inip yurumek durumunda kaldim ben. Hele yolumuzu kaybedip kuru bir nehir yatagina girince koca koca kayalarin uzerinden gecmek gercekten cok zor oldu.



Koylulere sora sora tekrar dogru yolu bulup Lele vadisindeki kucuk bir kasabada manda momolarimizi midemize indirdikten sonra Patan'a yorgun ama mutlu geri donduk. Misafirhanenin sahibi bizi arkadaslariyla tanistirmak istedigi icin damda ev sarabi icmeye davet etti. Yukari ciktigimizda zengin bir sofra bizi bekliyordu. Saraplari daha cok viski veya brandyi andiriyordu ama sohbet cok hostu. Tum arkadaslari kendisi gibi milli kareteciydi ve bizim motorumuzu gorup hikayemizi dinlemek istiyorlardi. Yarismalara katilmak uzere Guney afrika'ya,Lasvegas'a ve Japonya'ya gittiklerini soylediler. Devlet cok az bir bolumunu karsiliyormus masraflarin fakat dunya capinda Nepalliler birlik olusturup ulkelerine gelen diger bir Nepalli'yi evlerinde yatirip agirliyorlarmis cok cuzzi bir miktar karsiliginda. Bu sekilde mumkun oluyormus ancak baska bir ulkeye gitmek.



Birkac bardak sarabin ardindan odamiza cekildik, belli ki bu agir sarap bizi etkilemis, gozumuzu actigimizda saat sabah 10'du. Bakkaldan aldigimiz yak peyniri ve taze ekmekle kahvaltimizi yaptiktan sonra yine dag yollarindan ilerleyerek vadinin ikinci buyuk sehri ve Unesco tarafindan korunan Bhaktapur sehrine dogru yola ciktik.



Bhaktapur sehrine girmek icin kisi basi 750 rupi ( yaklasik 15 YTL) odemek gerekiyor. Once kiziyor insan sehre girmek icin para mi odenir diye fakat merkeze gelince anliyoruz bu tarihi korumak icin buyuk para odendigini. Her dar sokak bizi tarihi bir meydana goturuyor. Hepsinde altin kapli heykellerin susledigi muhtesem tapinaklar. Sokak koselerinde bizim Tarsus'daki kebap solanlari gibi burada da momo salonlari var. Gun icinde birkac kere ugruyoruz buralara, yogurt doksek momoya manti olacak neredeyse.



Ziyaret edecegimiz Sanothimi SOS cocuk koyu buraya cok yakin oldugu icin koy muduruyle ertesi gun gorusmek uzere randevulasiyoruz ve kucuk bir bakkaldan buyuk bir torba balon ve paket paket seker aliyoruz cocuklara dagitmak icin.





1 yorum:

Murat Gungor dedi ki...

Ebru ve Tom,

Zannetmeyin ki yorumlar yapmayi biraktim yazilariniza. Tatilden geri donup, isi gucu yoluna koyup, yeni baslayabildim yazilarinizi tekrar okumayi. Hepsini buyuk bir zevkle okuyorum.

Kathmandu ve cevresi cok cazibeli, mistik bir yere benziyor. Tarsus kebapcisi yorumuna da bayildim. Simdi Viyetnam'da olmasiniz. Okumaya devam...